YILIN EN İYİ SPİRİTÜEL REHBER VE EĞİTMENİ AYŞE DEMİRTAŞ ALTANSOY YILIN EN İYİ SPİRİTÜEL REHBER VE EĞİTMENİ AYŞE DEMİRTAŞ ALTANSOY
Serap Yaman kimdir? 
Önceliklerim her zaman Allah, iman ve ailedir. İsviçre’nin Moudon Vaud kantonunda dünyaya geldim. Dünyaya geldikten sonra annem ve babam Afrika Togo'ya taşınmışlar. Babamın aile şirketleri vardı. Dört yaşına kadar Afrika’da büyümüşüm. Ben dört yaşındayken annem ve babam tekrardan İsviçre’ye taşınmışlar. Aslen Kastamonuluyum. Dedem Hasan Yaman, İsviçre'ye ilk gelen Türklerdendir. Tüm eğitimimi Fransızca ana dilim olarak tamamladım. Evde aileyle Türkçe konuşurduk okulda Fransızca. Ailem bizi çok disiplinli bir eğitimle yetiştirdi. Eve gelen özel öğretmenlerden de ders alırdım. Yurtdışında yetişmeme rağmen tüm hafta okuldaydım pazartesiden cumaya kadar okul, cumartesi Türkçe okulu ve pazar günleri dini eğitim alırdım.
HES Eracom Üniversitesi mevzunu olarak moda tasarımı bölümünü bitirdim. Moda üzerine farklı sektörlerde çalıştım, styling yaptım. İsviçre’nin ünlü bir markasının tüm şubelerinin vitrin stylingini yapıyordum. İsviçre’nin en ünlü master moda tasarımı üniversitesinde SWİSS MODE Montreux bölgesinde master yaparak diploma aldım ve moda tasarım kariyerime burada son vermek durumunda kaldım; genç yaşta aşka düştüm diyelim.
Yazarlık kariyeriniz nasıl başladı? Size öncülük eden bir isim var mı? 
Bana öncülük eden bir isim olmadı. Eserim “Aşk mı Zarar mı? Müthiş Psikoloji Serap Yaman” yayımlandığı zaman sosyal medyada dikkat çekti. İlk Seyhan Soylu’nun programı olan Businnes Channel’e davet edildim. Seyhan hanım çok başarılı ve örnek aldığım bir insandır. Bana bu fırsatı verdiği için kendisine ve ekibine tekrar çok teşekkür ederim. Daha sonra Show Türk kanalına davet edildim. Gerçekleştirdiğimiz keyifli röportaj orada izleyici ile buluştu.
I M G 20250514 004622 331
Yazarlık kariyerim çok derin bir konu aslında. Lisede en çok kitap okuyan kız diploması almıştım. Çocukluğumdan yirmi yaşıma kadar hep 6:00 da uyanırdım ve aralıksız eğitimle geçerdi zamanlarım. Edebiyata, sanata, tarihe resmen aşık bir insanım. Tablolar, derin konular, şiirler ve yaşanmışlık gerçeği olan her şey her zaman ilgimi çekmiştir; araştırmacı bir ruha sahip olduğumu söyleyebilirim. Aklıma bir soru takıldığında sosyalleşmekten çok bilgi edinmem gerektiğini düşünür, araştırırım ve düşüncelerimin doğruluğunu araştırarak teyit ettirmek isterim.
Bir insan, bir şeyleri değiştirebileceğine inanırsa değiştirir. Tıpkı yazdığım aşk psikolojisi gibi. Bunu ilk yapan benim. Aşktan çok söz ediliyor ama aşkın psikolojisini çözemeyen çok insan var. Duyular daha ön plandadır kör eder insanı. Bu duygu zarar mıdır değil midir bunu araştırdım ve aşkın psikolojisini yazan ilk oldum. Bir kurtarıcı kılavuzu gibi yazdım kadınlarımız için. Aşk bir yerden sonra savaş haline geliyor. Çok fazla duygu yükü var insanın üzerinde. Bu kitabı kadın cinayetlerinin son bulması için yazdım.
Yazarken nelerden etkilenirsiniz? 
Önce Allah... Dünyaya bakış açım farklı. İnsanları görebiliyorum, gözlemleyebiliyorum. Konuşmasına gerek kalmadan hemen çözüyorum kim olduğunu. Belki de beni en çok yoran şeylerden biridir bu. Duygusal bir yapım vardır. Dışardan bakılınca başarılı, zeki, çok güçlü kadın gibi göründüğüm için “Yalnız başına o kadar şeyi nasıl yapıyor” diyorlar. Bu hayatta huzuru parayla satın alamazsınız. Kötü insanların, cehaletin yankıları insanı yorar; tüketir, bitirir, yıkar. Hisleri güçlü bir insanım. İnsanları seviyorum, yardım etmeyi çok seviyorum, bunlar beni mutlu ediyor. Acıyı hissediyorsanız insansınızdır. Amacım her daim güzel bir dünya ve iyi insanların olmasıdır. Bu dünya gelip geçici. Kağıt, kitap topraktır. Kalıcı eserlerim, fikirlerim her daim olsun bu dünya için.
I M G 20250514 004623 757
İnsanlar kötülüğü çok ciddi derecelerde yapıyorlar. İnsan psikolojisinin neleri kaldırıp kaldıramayacağını bilmek önemli. Buna zararlı insanlardan uzak durmakla başlamak gerekiyor. Öfkeli bireylerin zararları dokunuyor insanlara. Dünya eğitimsiz ve kendini yetiştirememiş insanlarla çevrili. Bunun adına da ne yazık ki cehalet diyoruz ve 2025 yılında, hâlâ bunların yankılarını yaşamaya devam ediyoruz.
Beni kandırmak zordur. Saf insanlara çok özenirim; görmezler, duymazlar, bilmezler. Böyle biri olmayı isterdim. Bir kadın her zaman kendine çok saygı duymalı. Bir yere kadar fedakâr olursunuz ama sınırları aşmamak gerekiyor. Yazarlık kariyerime bu şekilde başladım. Bugün olmak istediğim insanım. İnsanlara fayda sağlamak, yardımcı olmak en büyük amacım. Güzel bir dünya için mücadele edelim.
Serap Yaman başarılı bir yazar. Alanında ödüllere layık görülüyor ve kitabının beyaz perdeye taşınması da gündemde. Ödüllerinizden ve kitabın dizi film olacağı yönündeki görüşmelerden bahseder misiniz?
“Aşk mı Zarar mı?” adlı eserimin film ve dizi görüşmeleri şu an devam etmekte. Gelişme kaydedip dizi veya film olduğunda, umarım büyük yankı uyandıracaktır, çünkü bu eser kendi türünde bir ilk. Projelerimi ertelemek durumundayım. Hukuksuz süreçlerdeyim. Hukuksuz diyorum çünkü hukuk üzerine eser yazdım. Umarım yeni yazdığım kitabımın kanunlar tarafından yürürlüğe girmesine vesile olurum. Güzel bir dünya için 2025 senesinde Kanun Yazarı Serap Yaman olarak umarım ödüllere layık görülürüm. Yazmış olduğum 19. yüzyıl kanunlarının araştırmasını yaptım ve yazdım. Çok yakında yayımlanacaktır.
6810Aaf8D93E91745922808
Ödüllerim için çok gururluyum. Bana bu iki ödülü layık gördükleri için Türk medyasına sonsuz teşekkür ederim. Fikirlerimin ve düşüncelerimin onay alması haklı bir gururdur benim için. Projeler çıktığında sosyal medya ve basın tarafından duyurulacaktır.
I M G 20250516 W A0032