Öncelikle sizi tanımak isteriz. Sema Arslan kimdir?
Sema Arslan bir mutfak aşığıdır. Mesleğini severek yapan ve bu alandaki tecrübesi ile insanların beğenisini kazanarak işin zorluğunu unutan bir şeftir.
Bir şef olarak çalışıyorsunuz. Bize şef olmanın iyi ve zor yanlarını anlatır mısınız?
18 yıldır aşçılık yapıyorum. 10 yıldır şef olarak çalışıyorum. Mesleğimi icra ettiğim süre içerisinde birçok zorlukla karşılaştım. Kadın olduğum için birçok zorlukla mücadele ettim. Önüme engeller konuldu ama yılmadım, pes etmedim. Başarı basamaklarını sabır ve azimle çıktım. Hâlâ zorluklarla karşılaşıyorum ama yılmayacağım. Sevdiğim mesleğimi sabırla icra edeceğim. Mesleğin en zor yanlarından biri çocuklarımdan ve ailemden uzakta olmam. Fedakarlık isteyen bir meslekteyim ama işimde çok iyi olduğum için de mutluyum.
En çok sevdiğim yönü genç kızlara ve kadınlara önderlik yapıp örnek olmak. En büyük amacım gençlerimize destek olmak ve mesleğimizin önemini anlatarak güzel yanlarını göstermek. Onlar sektörün güzel yanlarını fark ettikçe kadının kendi ayakları üzerinde durabildiğini görecekler.
Tunus ve Fas'a zoom üzerinden gastronomi dersleri veriyorum. Uluslararası çok sevenim var. En çok desteklediğim kişiler kadınlar bu alanda. Sanırım onlar benim hassas noktam.
Ben sadece şef olarak çalışmıyorum. Antalya Gastronomi Yıldızları dernek başkan yardımcısıyım. Gastroantalya International Competition By Mediterranean Chefs Club genel başkan yardımcısı olarak da çalışmalarıma devam ediyorum. Bu çalışmalar başarılı bir şekilde devam ediyor ve ben bunları yaparken Libya'nın önde gelen isimlerinden olan bir ailenin de özel aşçısı olarak hizmet veriyorum.
Hedef ve planlarınız nelerdir?
Farklı ülkeleri teker teker gezip farklı lezzetleri tatmak ve farklı lezzetlerle öne çıkmak istiyorum.
Suudi Arabistan, Morocco, Libya ve Türkiye'de 13 ödül ve madalyalara layık görüldüm. Bunun devam etmesi için işimi en iyi şekilde yapmayı hedefliyorum.
Emir veren sözünü geçirmek için sert görünen biri olmak bana göre değil. En iyi şekilde işi öğreterek beni seven, saygı duyan gençler yetiştirmek istiyorum. Çünkü gençlerimiz bizim geleceğimiz. Onlar mesleğimizi sürdürecek. Bu gençleri yetiştirmek zorundayız. Gençlerimize saygı, sevgi ile yaklaşmazsak mesleğimizden soğuturuz. Ben bunu yapmak istemiyorum.